Spa & Wellbeing

Masaj Sırasında Bedeninizde Neler Olur?

23.10.2022

Tek bir masajın bile sizi nasıl dinginleştirebildiğini ve ağrılarınızı nasıl dindirebildiğini merak ediyorsanız, bu yazımız sizin için!

Gündelik hayatımızda stresli yaklaşımlarımızdan yorgun düştüğümüzde, uyku düzenimizi kaybetmeye başladığımızda ya da egzersiz sonrasında kaslarımızda gerginlik hissettiğimizde genellikle ilk düşüncemiz, “Bir masaja ihtiyacım var!” oluyor. Çünkü masaj terapisi bize fiziksel ve zihinsel rahatlama, ruhsal ve duygusal tazelenme sağlar. Peki masaj terapisi bizi bu bütünsel faydalarla nasıl buluşturmakta? Bu yazımızda, masaj esnasında bedenimizde, bu vesileyle zihnimizde olup bitenlere biraz daha yakından bakalım;

Masaj deneyimimiz süresince bedenimiz, refleksif ve mekanik tepkiler olarak sınıflandırılan birtakım değişimlere uğrar. Refleksif tepki, sinir ve hormon sistemimizin masaj tekniklerine verdiği istemsiz tepkilerdir. Mekanik tepkiler ise yumuşak doku katmanlarına farklı basınç uygulamaları sonucu sistemlerimizde meydana gelen etkileşimlerdir. Ve aslında bu tepkilerin her biri, birbiriyle neredeyse ayrılmaz bir biçimde bağlantılıdır.

Spa merkezlerinde çok çeşitli masaj türleri ve bu masaj türleri içinde çok farklı masaj teknikleri bulunduğunu hatırlatalım. O yüzden bu yazımızda, masaj terapilerine verilen genel ve ortak tepkilere değinmekteyiz. 

Refleksif Tepkiler

Spa ziyaretinizde derin doku masajı gibi daha sert teknikler içeren bir terapi aldığınızda bile, terapistiniz bedeninize veya hedef alınan bölgenize önce yavaş ve sakinleştirici efloraj dokunuşları uygular. Bu nazik yaklaşımın amacı, bedeninizi usulca ısıtıp gevşeme moduna davet etmek ve masajın devamına hazırlamaktır.


Peki bedeniniz gevşeme moduna nasıl geçer? 

Vücudumuzda, hayati fonksiyonlarımız için durmadan süregelen birçok istemsiz eylem gerçekleşir. Kalp atışımız, nefes alışımız gibi bu eylemleri, sempatik ve parasempatik bölümlerden oluşan, otonom sinir sistemi adındaki mekanizmamız kontrol eder. 

Sempatik sinir sistemi; korku, stres ve endişe yaratan iç ve dış ‘tehditlerle’ karşılaştığımızda bedenimizi koruma altına almak için, “Savaş ya da kaç!” tepkimizi uyaran sistemdir. Bu tepkiyle kortizol gibi stres hormonlarımızın seviyesi giderek yükselir, kalp atış hızımız artar ve tüm vücudumuz gerginleşir. Gün içinde çoğunlukla sempatik sinir sisteminin kontrolü altında oluruz.

Parasempatik sinir sistemi ise tam tersine, “Dinlen ve sindir.” tepkimizi uyarır. Bedenimiz güvende olduğunu hissettiğinde seratonin, endorfin ve dopamin gibi mutluluk hormonlarımız uyarılır. Kan basıncımız ve kalp atış hızımız düşer, kas ve eklemlerimizdeki sinirsel gerginlikler hafifler ve dingin, meditatif bir ruh haline gireriz. 

Altıncı hissimiz sayılan proprioseptif duyularımız da, parasempatik sinir sistemimize yardımcı olur. Bu duyular, anda olduğumuzun bilinciyle, fiziksel güven duygumuzu pekiştirir. Masajın duyarlı dokunuşları yoluyla proprioseptif duyu seviyemiz de artar. 

Terapistinizin yönelimsel şekilde uyguladığı nazik ve yumuşak masaj teknikleri sayesinde, parasempatik sinir sisteminiz öne çıkarılır. Stresten belki de kaskatı kesilmiş vücudunuz, terapistinizin şefkatli ve güven verici dokunuşlarıyla ısınıp rahatlar ve olumsuz duygulardan uzaklaştığınızı hissedersiniz. Masajınızla birlikte bilinçli farkındalığınızın ve mutluluk hormonu seviyelerinizin artması sonucunda, içsel ve dışsal olaylara daha özgüvenli ve pozitif yaklaşır, stresle daha kolay mücadele edersiniz. 


Mekanik Tepkiler

Bir masaj esnasında tüm sistemlerinizde interkonnektif tepkiler oluşur.  

Kardiyovasküler Sistem Tepkileri

Bu sistem, kan ve lenfatik dolaşımlarınızı içerir. Masaj terapistiniz, kalbinize doğru doğal kan akışınızı izleyerek efloraj, yoğurma, yuvarlama ve uzun vuruşlar gibi tekniklerle yüzeydeki kan damarlarınızın açılıp genişlemesini sağlar. Bu şekilde kan dolaşımınız hızlanır, nabzınız yavaşlar ve oksijenle dolan kılcal damarlarınız hücrelerinizi daha etkin şekilde besler. Bu bakımdan masajı, kanınızın pompalanıp dolaşmasında kalbinize dışarıdan destek olan bir asistan olarak düşünebilirsiniz.

Lenfatik dolaşım, lenf sıvısını ve beyaz kan hücrelerini bedeninizde dolaştırır, toksinleri dışarı atar ve kanın kalbinize geri dönüşünü (venöz dönüş) destekler. Ve cildinizin hemen altında gerçekleştiğinden, terapistin son derece hafif ve ritmik vuruşları ile hızlanmaya başlayabilir. Artan kan dolaşımından da destek alarak açılan lenf sistemi, toksik atıklardan ve ödem, selülit, varis gibi rahatsızlıkların hafiflemesine olanak sağlar.

Kas-İskelet Sistemi Tepkileri

Eğitimli terapistiniz masajınızın türüne göre yuvarlama, yoğurma, destekli gerdirme ve fırçalama gibi farklı masaj teknikleriyle üzerinde çalıştığı kasların tonusunu manipüle edebilir. Kaslarınızın uzunluğunu ve genişliğini artırabilir veya azaltabilir. Bu bakımdan masajlar, egzersiz rutinlerinize gerçekten iyi eşlikçilerdir.

Ancak genel olarak tüm masaj türlerinde kan ve lenf dolaşımınız hızlandırıldığından, kas dokularınız da artan besin ve oksijen desteğiyle doğal olarak ısınıp esnemeye başlar. Beslenen kaslarınızın toksinleri venöz ve lenfatik dolaşıma yönlendirmesi kolaylaşır. Böylece kaslarda iltihaplanmaya neden olan proteinlerin (inflamatuar sitokin) üretimi azalırken kasları iyileştiren mitokondriyal protein üretimi artar.

Dolaşımınızın artması ile kemikleriniz de daha iyi besleneceğinden, kemiklerin metabolik atıklardan arınması ve özellikle büyüme çağındakilerin osteoblast (yeni kemik üreten) hücrelerinin çoğalması mümkün olur.

Terapistinizin fasyanız doğrultusunda uzun süreli narin ve hafif basınç uygulamalarının desteği ile miyofasyal dokunuz da gevşemeye ve yapışkanlıklardan kurtulmaya başlar. Fasyanın rahatlamasıyla omurilik sıvısının dolaşımı hızlanır, oluşan kayganlaşma sonucu iskelet sisteminizdeki sıkışmalar hafifler ve kemikleriniz yeniden hizalanır.

Böylece kas tutulmaları, eklem ağrıları, duruş bozuklukları gibi sorunlarınız azalır. Gevşeyen kas ve iskelet sisteminizle birlikte merkezi sinir sisteminiz de rahatladığından, uyku kaliteniz artar ve uyku düzeniniz gelişir. 

Solunum Sistemi Tepkileri

Muhtemelen İsveç masajında sıkça deneyimlediğiniz hafif, yavaş ve kontrollü perküsyon vuruşları eşliğinde kalp atış hızınız yavaşladığında, kan basıncınız ve nefes alma hızınız da yavaşlar. Parasempatik sinir sisteminizin uyarılması ve kan dolaşımınızın hızlanması ile akciğerleriniz ve diyaframınız da rahatlayarak daralan nefes yollarınız açılmaya başlar. Kas-iskelet sisteminizdeki gerginliklerin ve yerleşim bozukluklarının azalması sonucunda, göğüs kafesiniz doğru hizada açılır ve optimum akciğer fonksiyonuna ulaşırsınız. Ve oksijenle dolu, derin nefesler alabilirsiniz. 

Dediğimiz gibi, tüm etki ve tepkiler birbiriyle yakından bağlantılı… 


Sindirim Sistemi Tepkileri

Masajın nazik dokunuşlarıyla sinir sisteminiz “Dinlen ve sindir” moduna girdiğinde, stres altındayken yetersiz kan dolaşımı yüzünden beslenemeyen mide, karaciğer, dalak, tiroid, bağırsaklar ve pankreas gibi iç organlarınızın kan akışıyla besin ve oksijen alma imkanı da artar. Terapistiniz mide veya bel bölgenize saat yönünde hafif ve yumuşak basınç uygulamaları yaptığında, metabolik atıkların kalın bağırsağınızdan atılması da kolaylaşır. Yediklerinizi sindirim ve boşaltım sistemine gönderen peristaltik kas hareketleri de, masajın sakinleştirici basınçlarıyla düzene girer. Böylece sindiriminiz rahatlar, strese bağlı reflü ve gastrit gibi mide ağrılarınız ve kramplarınız hafifler.  

Sonuç olarak, tek bir masaj terapisi bile bedenimizde onlarca faydalı tepkilere neden olmakta. Ancak elbette bunlar mucizevi bir hızda gerçekleşmiyor. Bedenimizin sempatik sinir sistemini tamamen yatıştırabilmesi için bile genelde minimum 20 dakikalık bir ‘şefkate’ ihtiyacı oluyor. Dolayısıyla uzmanlar, etkili sonuçlar için düzenli tekrarlarla en az 30 dakikalık masajlar almanızı öneriyor. 

Keza masaj türleri ne kadar çeşitli ise, masaja verdiğiniz tepkiler de sağlığınıza ve ruh halinize göre o kadar değişkenlik gösterebilir. Belirttiğimiz tepkiler çoğumuzca deneyimlense de, bu deneyimlerin seviye ve kapsamları tamamen size özgüdür. 

Ayrıca kalp rahatsızlığı, uzun süren kas krampları, felç riski, pulmoner emboli, derin ven trombozu gibi durumlar yaşanıyorsa, masaj almadan önce mutlaka doktora danışılması çok değerli.

Masaj türleri hakkında daha fazla bilgi için,  Verimli Bir SPA Deneyimi için Popüler Masaj Teknikleri yazımızı da inceleyebilirsiniz.

Sevgiyle ve öz bakımla kalın…

Benzer Yazılara Göz Atın

Yenilikleri Kaçırmayın

Spatopia'nın güncel Spa & Wellbeing içeriklerinden haberdar olmak için kaydolun.