Banyo ritüelleri denince aklımıza neler gelir? Su eşliğinde rahatlatıcı deneyimler, iç açan görseller, temizlik hissiyatı uyandıran manzaralar, kendimizi şımartan içerikler mi? Gelin bu ritüelleri daha yakından tanıyalım ve günümüzde uygulanan birtakım örneklerine göz atalım.
Dünya çapında banyo kültürleri arasında en ilgi çekenlerden biri şüphesiz Bali’nin çiçek banyoları. Sosyal medyanın yaygın kullanımıyla birlikte eşsiz örneklerine rastladığımız çiçek banyoları, görsel cazibesinin yanı sıra meditasyon alanı açısından adeta bir rahatlama şöleni niteliği taşıyor. Bali’nin geleneksel kültüründe çiçeğin iyileştirici gücü olduğuna inanıldığı için taze/kuru taç yapraklar, çiçek ve bitki özleri, ruhu ve bedeni canlandırması açısından suyun içerisine ekleniyor. Meditasyon, huzur, sakinlik dediğimizde aklımıza gelen ilk doğal habitat Bali’nin Badung bölgesinde yer alan Fivelements Retreat’de bölgenin geleneksel banyo kültürünü deneyimleyebilirsiniz.
Temazcal, Maya kültüründe toksinlerden arınmaya dayanan ve bir şaman tarafından yönlendirilen buhar banyosuna verilen ad olarak kabul edilir. Günümüzde Meksika ve Orta Amerika’da yaygın görülen Temazcal’lerde, gövdenin üst kısmı yanan taşlarda ısıtılırken içeride eş zamanlı meditatif bir ritüel gerçekleştiriliyor. Buharla birlikte gelen toksinlerden arınma, solunum yollarını rahatlatırken ruhsal olarak iyileşmeyi de hedefliyor. Temazcal’in anavatanı Meksika’da bulunan Yäan Healing Sanctuary, huzurlu doğası ve büyüleyici renkleriyle ünlü Quintana Roo’nun ruhunu yansıtıyor.
‘Yaşam bilimi’ anlamına gelen Ayurveda, kökeni Hint kültürüne dayanan bilinen en eski sağlık sistemlerinden biridir. Ayurveda, insan bedeninde var olan beş elementin kendi içindeki etkileşim ve değişimlerinden üç beden tipi (dosha) tanımlamıştır. Ayurveda inanışına göre güzellik bütüncül olarak dengeli bir şekilde ele alınmalıdır. 3 beden tipinden (dosha) biri olan Vata (hava), Pitta (ateş) ve Kapha’da (toprak) bu elementlerin enerjilerinin baz alındığı iyileştirme seansları oluşturulur. Bu durumda Ayurvedik banyo ritüellerine bitkisel kürler, esansiyel yağlı masaj uygulamaları, yoga egzersizleri, ve spiritüel seanslar da eklenir. Kişiye özel deneyimler sunan Ayurveda, kişiye ahşap dokulardan oluşan az ışıklı bir atmosfer, sıcak taşlar ve terapi banyoları sunar. Hindistan’ın Uttarakhand bölgesinde bulunan Ananda in the Himalayas destinasyon spası bu tarz ayurvedik deneyimler yaşayabileceğiniz değerli opsiyonlardan biridir.
‘Thalasso’ kelimesi Yunanca’da deniz anlamına gelmektedir. Bu bağlamda, deniz suyu, su yosunu ve denizden elde edilen minerallerin iyileştirici gücüne inanan Talasso banyo terapisi, ilk olarak 19. yüzyıl Fransa’sında ortaya çıkmıştır. Su yosunlarıyla uygulanan hidroterapi seansları vücudu mineraller ile beslerken, cilt metabolizmasını uyarıcı niteliğiyle kişinin rahatlamasını amaçlar. Tazeleyici hafif bir duştan sonra bakım ritüeli masaj ile tamamlanır. Yaklaşık 3 saatlik bu uygulama oldukça rahatlatıcıdır ve aynı zamanda vücuda enerji verir. Les Thermes Marins de Saint-Malo, 1800’lü yıllardan beri Fransa’da hizmet veren ve Talassoterapi alanında en köklü geçmişe sahip olan yerlerden biridir.
California’nın şarabıyla ünlü Napa Vadisi’ne, mineral yönünden zengin Calistoga kasabasında lüks ve lokal SPA’lar yer almaktadır. Mineral açıdan zengin olması nedeniyle çamur banyosu bölgede destinasyon alanı olarak konumlandırılmıştır. Calistoga’da 100F civarında olan sıcak çamurda 10-12 dakika arasında oldukça etkili bir SPA deneyimi gerçekleştirilir.
Dışarıda bekleyen bir görevli eşliğinde gerçekleştirilen çamur banyosu deneyimi, diğer SPA uygulamalarından farklıdır. Vücudumuzun herhangi bir yerinde hiçbir baskıya maruz kalmadan; kaslarımızı rahatlatmayı, kan akışını hızlandırmayı ve cildi pürüzsüzleştirmeyi hedefler. Çamur banyosundan sonraki süreçte mineralli jakuzi banyo deneyimi ile devam edebilir, hızlı bir buhar odasının keyfini çıkarabilir ve daha sonra vücudunuzun yavaşça soğumasını sağlamak için bir battaniye ile süreci tamamlayabilirsiniz.
Tüm bu süreç genel hatlarıyla 1,5 saat civarı sürer; ancak sonrasındaki masaj uygulamasıyla bu süre daha çok uzatılabilir. Bölgenin cazibe merkezlerinden Calistoga SPA Hot Springs’i ve Dr. Wilkinson’s Backyard Resort’u yapılacaklar listenize ekleyebilirsiniz. Ayrıca, Türkiye’nin çeşitli bölgelerinde gerçekleştirilen tedaviye destek sağlayan çamur banyolarını da başka bir opsiyon olarak düşünebilirsiniz.
Ritüeller diyarı Uzak Doğu’da banyo denince bölgenin en eski geleneklerinden ‘Onsen’ adı verilen yerel kaplıcalar karşımıza çıkmakta. Kelime olarak ‘sıcak’ anlamına gelen Onsen, sıcak su tesislerinin genelini tanımlarken kullanılır. Onsen’lerde suyun sıcaklığı 45-50 C civarında seyreder. 2000 yılı aşkın bir geçmişi bulunan bu kültür, Japonların volkanik sıcak su kaynaklarını değerlendirmeleriyle canlanmaktadır. Türk hamamları gibi toplu yıkanma ritüelleri ile benzerlik gösteren Onsen’ler, günümüzde daha çok turistik amaçlı kullanılsa da; Japonlar için toplu sosyalleşme, ailece vakit geçirme ve günlük koşuşturmaya es veren bir alan olarak da görülür. Otellerde kapalı Onsen’ler olsa da, açık havada deneyim daha etkili boyutlara ulaşabilmektedir. Japonya’da Hakone’nin doğal güzellikleriyle çevrili, Gora Kadan ise bölgenin en ünlü Onsen merkezlerinden biridir.
Geçmişinin Roma hamam kültürüne dayandığı bilinen klasik Türk hamamları, İstanbul’un fethinden sonra Bizans İmparatorluğu’nun kültürünü miras alarak, Türklerin zaman içerisinde kendi karakteristik banyo ritüellerini oluşturmasıyla ortaya çıkmıştır. Türk hamamlarının içerdiği göbek taşları, takunyalar, mermer banyolar ve tellakların yaptığı özel köpük masajları bugünkü hamam sözcüğünün ilk çağrıştırdığı görseller olarak akla gelir. Osmanlı Devleti döneminde hamamlar temizlik ve rahatlamanın yanı sıra eğlence kültürü ve sosyalleşmenin gelişimine de katkıda bulunmuştur. Klasik Türk hamamları; soyunma bölgesi, ılıklık-soğukluk alanları, hamamın kalbi olan göbek taşının bulunduğu hararet ve halvet alanları, hamamların ısıtıldığı külhan gibi bölümlerden oluşur. Bilinen en gözde hamamlardan Ayasofya Hürrem Sultan, Cağaloğlu, Kılıç Ali Paşa, Çemberlitaş ve Galatasaray hamamları, günümüzde hala turistlerin çekim merkezlerinden biridir.
Tüm bunların yanı sıra yaklaşık 5000 yıldır var olan bitkisel banyolar, o dönemde Babillilerin çok rağbet gösterdiği banyo ritüellerinden biridir. Sıcak suyla birlikte etki ettiğinde şişkinliğin giderilmesi, mikroplardan arındırma, stresi önleme gibi türlü iyileştirici özelliği olan bitkisel banyolar, aynı zamanda kas ağrılarının tedavisinde de tercih ediliyor.
M.Ö 2000’li yıllara dayanan ve ilk olarak Çin’de, sonraları ise Mısır ve Antik Yunan’da yaygınlaşan tuz banyosu kültürü ise yaraları iyileştirme ve tedavi etme açısından oldukça başarılı bulunuyordu. 19. yüzyılda yeniden popülerlik kazanan tuz banyoları okyanus suları ve doğal kaynaklardan maksimum faydalanmamıza öncülük etmeye devam ediyor. Mineral açısından zengin olması ise cildi bebek gibi yumuşatmaya, peeling etkisi yaratmaya ve tüm sinir sistemini sakinleştirmeye yarıyor.
Spiritüel olarak adlandırılan banyolar ise; çoğunlukla palo santo, adaçayı gibi enerji temizleyiciler, esansiyel mumlar, aromatik yağlar, doğal taşlar gibi araçlar eşliğinde gerçekleştiriliyor. Bu banyolar daha çok duyuların harekete geçmesi, zihnin daha huzurlu ve uyumlu bir hale gelmesi, enerjinin dengelenmesi gibi noktalardaki etkisiyle eski dönemlerden beri tercih ediliyor.
Bu yazımızda geçmişten günümüze kadar gelen bazı banyo ritüellerinin etkilerinden bahsettik. SPA alanlarının vazgeçilmezi olan tüm teknikleri ve uygulamaları öğrenmek için Spatopia’yı takip etmeyi unutmayın!
Yedi çakra, varlığımızın enerji senfonisine özgünce hayat veren yedi enstrüman… Denge, canlılık ve...
Devamını OkuAyurveda, her birimizin parmak izi gibi eşsiz bir enerji dengesine sahip olduğunu savunan, bütünsel bir kadim...
Devamını OkuGençlik yıllarında güçlü bir ‘wellbeing’ duygusu...
Devamını Oku