Çevre Dostu Spa Nedir?

Günümüz dünyasında, kişisel sağlığımızın gezegenin sağlığıyla ayrılmaz şekilde bağlantılı olduğunun her zamankinden daha farkındayız. Spa dünyası da kelimenin tam anlamıyla sağlık ve ‘wellbeing’ konsepti üzerine inşa edilmiş bir kültür.

Haliyle, bu konseptin bütünsel değerini korumak için diğer tüm alanlar kadar büyük bir sorumluluğa sahip. Dolayısıyla giderek daha fazla Spa, sürdürülebilirlik ve çevre bilincinin konfor ve rahatlatıcı deneyimlerden taviz verilmeden öz bakımımıza dahil edilebilmesi adına, daha çevreci yaklaşımları bünyesine katmakta...

Bu yazımızda, çevre dostu ve sürdürülebilir bir Spa olmanın ne anlama geldiğini, bu Spa’ların başvurduğu en “yeşil” uygulamalardan bazılarını ve bir sonraki öz bakım yolculuğumuz için çevre dostu bir Spa seçmenin faydalarını keşfediyoruz.

Çevre Dostu Ne Demektir?

Çevre dostu ifadesi, “çevre üzerinde çok az zararlı etkisi olacak veya hiç olmayacak şekilde tasarlanmış” anlamına gelir. Üretiminde, kullanımında ve bertarafında ekosistemi tüketmeyecek biçimde sürdürülebilir kaynaklardan yararlanan ürün veya uygulamaları ifade eder.

Çevre Dostu Spa Nedir?

Çevre dostu Spaları, konukları için üst düzey rahatlatıcı ve tazeleyici öz bakım deneyimleri sunarken, çevre üzerindeki etkisini mümkün olduğunca en aza indirmeyi amaçlayan Spa merkezleri olarak tanımlayabiliriz. Doğal ürünler, enerji tasarrufu ve geri dönüşüm gibi sürdürülebilir uygulamalarla emisyonu azaltarak biyolojik çeşitliliği ve doğal kaynakları korumayı hedeflerler.

Çevre Dostu Spalar Ne Tür Uygulamaları Benimser?

Yeşil Tesisler

Spaların çevre dostu uygulamalarının başında “yeşil bina” yapısı gelmekte. Capella Ubud ve yeni açılacak St. Regis Kanai gibi yeşil kuruluşlar, doğada mümkün olduğunca az ayak izi yaratan, güneş veya jeotermal gibi temiz enerjiden faydalanan ve tasarrufa önem veren tesislerdir. 

Birçok çevre dostu spa, inşasında ve renovasyonunda bambu gibi sürdürülebilir ahşaplar, yeşil betonlar, düşük VOC boyalar ve geri kazanılmış mobilyalar kullanmaya özen gösterir. Örneğin İsveç’teki Arctic Bath Harads, Spa alanında tamamen sürdürülebilir malzemelerden inşa edilen saunalara ve doğrudan çevredeki buzdan elde edilen açık hava dalma havuzlarına sahiptir. 

Bu tür spalar iç donanımlarında da doğal aydınlatma ve havalandırmayı daha fazla değerlendirip enerji tasarruflu ısıtma, soğutma ve yalıtım sistemleri kullanır. 

Su Tasarrufu

Spalar, bünyemize wellbeing aşılamak adına fazlaca su kullanır. Six Senses markasıyla yeniden hizmete geçecek Vana ve Ojo Caliente gibi çevre dostu spalar ise bu tüketimi azaltmak adına düşük akışlı sıhhi tesisat armatürleri, yağmur suyu hasadı, kurakçıl peyzaj ve tesis içi atık su arıtma ve dönüşüm sistemleri gibi çevreci yaklaşımlar sergiler. 

Eko-spaların birçoğu, tesislerindeki su ihtiyacını da yenilenebilir kaynaklardan sağlarlar. Havuzlarından mercanlarla dolu özgün deniz suyu tankına kadar tüm ıslak alanlarını yeraltı rezervuarında toplanan yerel kaynak suyuyla besleyen Stanglwirt Tirol, bunun güzel emsallerinden.

Doğal ve Organik Bakımlar

Birçok eko-spa, hem karbon ayak izini azaltmak hem de spa deneyimimizi daha sağlıklı ve besleyici hale getirmek adına bakımlarında kimyasal katkılardan arınmış ve tamamen organik bileşenleri kullanırlar. Bazı çevreci spalar da, menüsündeki ürünleri yalnızca geri dönüştürülebilir veya çözünebilir ambalajlarla sağlayan üreticilerden temin ederler. Anguilla’da geniş bir hidroponik çiftliğe sahip CuisinArt ve Ayurvedik bakımlarında tamamen yerli ürünler kullanan the Scarlet, Cornwall gibi, “çiftlikten bakıma” konseptiyle Spa hizmeti sunan merkezlerin de sayısı gittikçe artmakta. 

Sürdürülebilir Mutfak

Çevreci Spalar yerel çiftçileri, sürdürülebilir tarımı ve çevre dostu ürünleri de destekler. Örneğin dünyanın ilk eko-spalarından Rancho La Puerta, Rancho Tres Estrellas işletmesinde kendi yetiştirdiği ürünleri konukların sofrasına taşırken Fivelements dahil bazı spalar, çevreci beslenmeyi yaşam tarzımıza yansıtmaya adanan Cuisine for Life gibi programlara sahiptir. Mutfak atölyelerine, gıdada geri kazanım veya kompostlama eğitimlerini dahil eden Spalar da bulunmaktadır.

Organik Hijyen

Çoğu eko-spa, hem kullandıkları ürünlerin temizliğinde hem de spa alanlarında çamaşır suyu ve klor gibi toksik ürünler yerine, doğal ve suya organik şekilde karışabilir temizlik ürünlerini tercih ederler. Örneğin the Scarlet, spasında kimyasal içermeyen açık havuzunu sazlıklarla temizlerken, kapalı havuzunu da düşük dozajlı bromürle arıtmakta. Bu tür spalar ayrıca bornoz ve nevresimlerinde mikrofiber benzeri sentetik lifler yerine pamuk veya bambu gibi sürdürülebilir lifleri kullanırlar. Ve tek kullanımlık terlik, çamaşır gibi unsurlarda plastiğe değil, doğal ve çözünebilir ürünlere ağırlık verirler. 

Koruyucu Yaklaşım

Çevre dostu spalar, etraflarındaki ekolojik ve kültürel yapıyı koruyucu tedbirlere de katkı sağlarlar. Örneğin Joali Being, konukların da katılabileceği Resif Restorasyon programı ile tahrip olan mercan resiflerini okyanusa geri kazandırıyor. Arctic Bath gibi diğer spalar ise bölgenin kadim kültürünü ve ritüellerini konuklarıyla paylaşan yerli topluluklarla çalışarak etik bir yaklaşım benimsiyor.

Atıksız Konfor

Bazı eko-spalar kendilerine ait geri dönüşüm tesislerine sahipken birçoğu da atık yönetimini karbon nötr olmayı hedefleyen tesisler kanalıyla sağlamakta. Ayrıca çoğu çevre dostu spa, plastik mutfak eşyaları yerine, yeniden kullanılabilir cam ve metal ürünler kullanır. Mesela Mandarin Oriental Londra, tek kullanımlık plastiği tamamen ortadan kaldıran spalardan. Aqua Dome gibi bazı merkezlerin ise doğal kaynak suyunu içme suyuna dönüştüren filtreleme tesisleri mevcut.

Neden Çevre Dostu Spalar?

Bir sonraki öz bakım yolculuğumuz için eko-spaları tercih etmenin çevremize olduğu kadar bedensel, ruhsal ve fiziksel açılarımıza da sayısız faydası vardır. Bazılarını özetlememiz gerekirse çevre dostu Spalar;

• terapi ve bakımlarında doğal, organik ve toksik olmayan bakım ürünleri kullanırlar. Bu da cildimizin daha rahatça absorbe edebileceği nazik içeriklerle gerçekten “beslenmesini” sağlar. 
• alanlarında çevreye zarar vermeyen temizleyicilere ve ürünlere öncelik verirler. Böylece saunanın veya hidroterapi havuzunun keyfini, zararlı kimyasallarla temas etmeden çıkarmamıza vesile olurlar.
• spa bakımlarında ve mutfaklarında yerel ve etik işletmeleri desteklemeye değer vererek, bize hem doğal beslenmenin hem de ekosisteme ve yerli kültüre faydalı olmanın tatminini yaşatırlar.
• çoğunlukla doğayla iç içe ve dingin ortamlarda yer alır; tasarımlarında yeşilliğe, doğal aydınlatmaya ve açık alanlara ağırlık verirler. Bu da özümüzle ve doğayla daha derin bir bağ kurmamıza, yoğun zihinsel yaklaşımlardan uzaklaşarak ruh halimizi iyileştirmemize teşvik eder. 
• temiz enerji kaynakları ve sürdürülebilir uygulamalarıyla gürültü ve kirlilik gibi stres faktörlerinden uzaklaşmamıza yardımcı olurlar.
• genellikle terapilerine, zihinsel refahımızı artırmaya yardımcı olabilecek ‘mindfulness’ ve meditasyon uygulamalarını da dahil ederler.
• çevre üzerinde minimum ayak izi bıraktığımızdan emin olmamızı sağlayarak konforlu spa yolculuğumuzu manevi düzeyde de daha anlamlı ve doyurucu kılarlar.

Kısacası, öz bakım yolculuklarımıza çevre dostu spa alanlarını dahil etmemiz, hem bedenimizi, zihnimizi ve ruhumuzu beslemenin hem de aynı zamanda çevreye daha duyarlı yaklaşmanın sağladığı tatmini ve anlamlı hissiyatı deneyimlemeye yönelik harika bir yol olabilir.

Diğer yazılarımızda buluşmak üzere…